İmralı'nın "Silah bırakın" çağrısı | Özgür Özel: Süreci parlamento zemininde takip ediyoruz

Teknoman

İstekli Okur
Katılım
26 Mar 2023
Mesajlar
4,203
Tepkime puanı
0
İmralı'nın

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ın PKK’ya yaptığı “Silah bırakın.” çağrısına ilişkin, süreci parlamento zemininde takip etmeye devam ettiklerini söyledi.

Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde haftalık grup toplantısını gerçekleştirdi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında gündemdeki konulara ilişkin bir konuşma yaptı. Özel, iktidara sahipsiz sokak hayvanlarına ilişkin yasada düzenleme yapma çağrısında bulundu. "GELİN ŞU YASAYI DÜZELTELİM" Konya’da yaşamını yitiren Rana bebeği anımsatan Özel, “Anayasa Mahkemesi’nin iptal etmesini beklemeyin. Gelin yeniden hem hayvanseverleri, hayvan hakları derneğini, veteriner hekimlerini çağıralım şu Meclis'te şu yasayı düzeltelim” dedi. İMRALI’NIN SİLAH BIRAKMA ÇAĞRISI CHP lideri Özel, konuşmasında İmralı’daki terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ın PKK’ya yaptığı “Silah bırakın.” çağrısı da vardı. Süreci parlamento zemininde takip etmeyi sürdüreceklerini ifade eden Özel, “Kimse bizden ne terörün bitmesinin önünde engel olmamızı beklesin, ne de başkasının planına ait olmamızı beklesin.” şeklinde konuştu.

SURİYE'DE İMZALANAN ANLAŞMA

Özel, grup toplantısının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Özel’e Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile Ferhad Abdi Şahin arasında imzalanan ve Suriye topraklarının birliğini vurgulayan anlaşma da soruldu. Konuyu ihtiyatlı iyimserlikle takip ettiklerini ifade eden Özel, “Esas olan kanın durmasıdır.” dedi.

CHP lideri Özgür Özel

CHP lideri Özgür Özel’in konuşmasından satır başları şöyle:

SAHİPSİZ SOKAK HAYVANLARI "Konya’da 2 yaşında Rana bebek sokak köpeklerinin saldırısıyla feci şekilde can verdi. Bugün de sabah Erzurum’da 10 yaşında Muratımız saldırıya maruz kaldı. O da yaralı. Normalde bu iki olay CHP’li belediyelerde olsa ve bir şey söylemeye kalksak siyasetin girdabı içerisinde savrulur gider. Belediye hangi belediye olursa olsun, bu yasa yürürlükte olduktan sonra ve bu şekilde uygulandıktan sonra bu tip durumların olması kaçınılmaz. Bu yasanın sokaktaki popülasyonu artıracağını söyledik. Saldırgan ırkların tespitinin imkansızlaşacağını söyledik. Götürdükleri ilk yasa al, götü, öldürdü. Kalbi olan kimse razı gelmeyeceği için ‘öldür’ kısmını kaldırdılar. Bu yasa al, götür ve ne yaparsan yap dediği için hem de bu kadar büyük ekonomik kriz varken, hayvan barınağı lazımken bunun da önünde engel. Yeni kısırlaştırma için köpekler toplanamıyor ve sokaktaki popülasyon artıyor. Bu yasa ne hayvana ne insana sağlık, huzur verecek bir yasa değildir. Anayasa Mahkemesi’nin iptal etmesini beklemeyin. Gelin yeniden hem hayvanseverleri, hayvan hakları derneğini, veteriner hekimlerini çağıralım şu Meclis'te şu yasayı düzeltelim.

KARTALKAYA YANGIN FACİASI Bugün 49’uncu gün. Hala bilirkişi raporu yok. Heyete ‘korsan’ dendi, görevlendirme kağıdı ve yazıkları raporu gösterdik. Adalet Bakanı’nın bilgisi ve Bolu’daki talimatlandırdığı kişiler eliyle bir rapor korsanca adaletten kaçırılmış, yerine başka bir raporun ikame edilmesi de geçen 49 gün boyunca mümkün olmamıştır. Ortadan kalkan raporun işlerine gelmediği için reddedenler, ne diyecekler hep beraber göreceğiz. BRÜKSEL ZİYARETİ VE AB İLE İLİŞKİLER Avrupa Parlamentosu’nda sosyalistler ve demokratlar grubu tarafından davet edildik. Yaptığımız konuşma büyük bir dikkatle takip edildi. Suriye’den, Gazze’ye, Gazze’den Rusya ile Ukrayna arasında süren savaşa kadar tüm meseleleri konuştuk. Çok yerinde önerilerde bulunduğumuz ifade edildi. Ana mesaj Türkiye ile AB’nin ilişkilerinin iki tarafın da çıkarına olduğu. Onlara şunu hatırlattım; ‘Demiyor musunuz; keşke NATO’nun ikinci en büyük ordusu tam üyemiz olsun.’ Türkiye’nin kriterleri yerine getirmediği bir noktada tam üye olmasını kimse bekleyemez. Hatanın büyüğü Türkiye’nin değil, 22 yıldır Türkiye’yi yöneten hükümetin. AB de hata yaptı. Onları da anımsattık. Dedik ki; ‘Türkiye’yi çağdaş dünyanın dışına itmeyin. Türkiye'yi Trump'a, Putin'e itmeyin. Dışişleri Bakanı’nı Paris’e davet etmediniz yanlıştı, Londra’ya davet edildi doğru’ dedim.

SAĞLIKTA ŞİDDET Türkiye’de sağlık çalışanları hak ettikleri değeri görmüyor. 70 binden fazla sağlık çalışanı şiddet mağduru olmuş. Sağlıkçılar pandemide, depremde cansiperane çalıştılar. Son beş yılda 15 bini aşkın hekim, yurt dışına gitti. Giden uzman gitsin, asistanla devam ederim diyen anlayış, yetişmiş 15 bin gencimizi Avrupa ülkelerini kaybettik. Hadi devam et bakalım asistanlarla. Ülkemizde hekim yetersiz. 14 Mart’ta aile hekimleri bir kez daha iş bırakma eylemi yapacaklar. Bu bir çığlık. Bu çığlığın duyulması lazım.

TÜİK’E ELEŞTİRİ TÜİK enflasyonu açıkladı. ‘Bu rakam doğru mudur’ diye soruyorlar. Türkiye’nin yüzde 85’i açıklanandan dafa fazladır diyor. AK Partililerin yüzde 68’i, TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranına inanmıyor. Tayyip bey yaptır bir anket, TÜİK’in açıkladığı enflasyona inanan var mı görelim. ÖZER HAKKINDAKİ İDDİANAME Esenyurt Belediye Başkanımız Ahmet Özer, 20 Şubat’a kadar iddianame bekledi. 300 kişiye dört günde iddianame yazmakla ünlü savcı, bir kişinin iddianamesini dört ayda zor bitirdi. 20 Şubat’ta iddianame çıktı, mahkeme günü vermişler 23 Mayıs’a… Allah’tan korkun.

BELEDİYELERE YÖNELİK SORUŞTURMALAR Belediye başkanlarımızı abuk subuk iddialarla içeride tutmaya devam ediyorlar. Beykoz Belediye Başkanımız, yoksula yardım için alınan peynirin hesabını veriyor. ‘Hoş geldin bebek’ paketi yüzünden soru soruyorlar, tutuklama yapıyorlar. 67 bin lira para hareketi bulmuşlar… Alaattin Köseler demiş ki; ‘Almadım.’ Bir bakmışlar, giden para değil, gelen para.

SURİYE’DE YAŞANANLAR Suriye’de oluşturulan yalancı baharın havası dağıldığında, saldırıların tekrar başladığına şahitlik ettik. Lazkiye ve çevresindeki Aleviler hedef oldular. Aslında bugünlerin geleceği, Hatay’daki akrabalarının aylardır endişelerinden, onların kanaat önderilerinin seslerini duyurmaya çalışmalarından belliydi. Türkiye, adım adım gelen bir katliama ağlayan yurttaşlarının sesini duymadı maalesef. Gölge bakanları görevlendirdik. ‘İyiye gidecek’ dediler, yapılması gereken doğruyu yapmadılar. Neydi o doğru? Suriye’yi gerçekten temsil eden bir geçiş hükümetinin kurulması gerekiyordu. Yapılması gerekenleri yapmadıkları için orada bir büyük katliam yaşandı. Önce rakamları söylemediler. Sonra videolara eski videolar dediler. Ama en sonunda ortaya çıktı; ‘Uyardık, soruşturma açtı’ diyorlar. Esad’ın yaptıklarını doğrudan bir gruba, Arap Alevlerine yüklemek, onları şeytanlaştırmak hangi vicdanın eseridir?

“GELECEĞE DÖNÜK TERÖR ÖRGÜTÜ İCAT EDİYORLAR” DEM Parti’nin heyetini genel merkezimizde ağırladık. Kürt meselesinde tarihsel tutarlılığa sahip bir parti olarak, tutumundan herkesin emin olduğu bir siyasi parti CHP’dir. Kürt sorunu, demokratikleşmeyle çözülmelidir. Bu Meclis’in çatısı altında çözülmelidir. Hem Alevilerin, hem Kürtlerin, hem de ifade özgürlüğüne ilişkin tüm sorunlarını çözecek bir demokratikleşme paketine ihtiyaç olduğunu söylüyoruz. Bir yandan belediyelere kayyum atayacaksın, hem de sonra bir başka taraftan bir başka açılım yapacaksın. ‘PKK’lıları belediyelere dolduracak’ diyorlardı, şimdi PKK terör örgütü olmaktan çıkacak anlaşılan, geleceğe dönük terör örgütü icat ediyorlar.

“KURTULMUŞ’UN SÖZLERİNDEN MEMNUNİYET DUYDUM” Sayın Kurtulmuş’a bir çağrıda bulunmuştum. ‘Gelin tüm partileri, Türkiye’nin tüm sorunlarını çözecek, önünü açacak ve Türkiye’nin zenginleşmesini de sağlayacak demokrasi yürüyüşünü başlatalım.’ Günü gelince devreye gireceğini ve bu konuda adımlar atacağını söylediği ifadelerinden memnuniyet duyduğumu söylemek isterim.

“SÜRECİ PARLAMENTO ZEMİNİNDE TAKİP EDİYORUZ” Kişisel pazarlıklar olur mu, al-ver işleri yaparlar mı, oradan birileri kanar, kandırılır mı? Bunların hepsi bir yana; bu millet gerçek, sivil, demokratik bir anayasa yapma yetkisi verene kadar, mevcut anayasaya bile uymayanlarla anayasa masasına oturmayız. Biz süreci parlamento zemininde takip etmeye devam ediyoruz. Kimse bizden ne terörün bitmesinin önünde engel olmamızı beklesin, ne de başkasının planına ait olmamızı beklesin.

İstanbul’u kazanana, kendisini dört kez yenene, bir kez daha bu şansı vermemek için onu kuşatmaya çalışan, onu kuşatmak için suçsuz insanlara terör yaftası sürmeye çalışan ve kendi belediyelerindeki akılamaz yolsuzluklar ağı bir yana, kir tutmaz CHP’ye elindeki kiri bulaştırmaya çalışan anlayışa inat; biz sinmedik, susmadık. 23 Mart Türkiye’nin baharıdır."

Okumaya devam et...
 
Üst